Türkiye’nin kadınlara seçme ve seçilme hakkını birçok Avrupa ülkesinden önce verdiğini hatırlatan Erdoğan, “Kadınlarımızın bu imkana Avrupa’daki hemcinslerinden çok daha evvel kavuşması milletimizin kadınlara bakışını yansıtan önemli bir göstergedir. Üstelik bunun bir zorlama yoluyla değil de siyasetin kendi olağan mecrası içinde gerçekleşmesini son derece anlamlı buluyoruz. Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal’in ortaya koyduğu bu vizyonun maalesef ondan sonra gelen vesayetçi zihniyet tarafından devam ettirilmediğini görüyoruz. Ekonomiden eğitime kadar her alanda gazinin emanetine ihanet edenler, kadınlarla ilgili atılan adımları da sabote ettiler. Kılık kıyafetine göre kadınlarımızı ayıranlar, seçilme hakkı başta olmak üzere kadınlarımızın anayasal haklarını kullanmalarını engellediler. Lafa gelince demokrasiyi eşitliği kimseye bırakmayanlar, kamusal alanda olduğu gibi siyasette de kadınlarımızın varlığına tahammül edemedi” ifadelerini kullandı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatından sonra 60 yıl boyunca kadınların parlamentodaki temsil oranlarının yüzde 4’ü aşamadığını belirten Erdoğan, “Ülkemize milletimize ve kadınlarımızın Kurtuluş Savaşı’nda verdiği şanlı mücadeleye asla yakışmayan bu vahim tablo ancak 2002 yılında Ak Parti’nin iktidara gelmesiyle değişmiştir. 2002 genel seçimlerinde kadın milletvekili sayısı 24, kadın temsil oranı yüzde 4.4 iken, 2007’de bu sayı 50’ye, temsil oranı yüzde 9.1’e yükselmiştir. 12 Haziran 2011 genel seçimlerinde aynı sayı 79’a çıkmış, oran da yüzde 14.4’ü bulmuştur. 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde kadın milletvekili sayısı 98 iken, parlamentodaki kadın temsil oranı ise yüzde 17.82’ye ulaşmıştır. 24 Haziran 2018 tarihindeki son seçimlerde ise parlamentodaki 600 milletvekilinden 104’ünü kadın milletvekilleri oluşturmuştur. Her ne kadar kadınlarımız seçme ve seçilme hakkını 1934 yılında elde etmişlerse de haklarını özgürce kullanmaya AK Parti ile başlamışlardır. Kadınların siyasete ve sosyal hayata katılım mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarının çoğunun altında AK Parti imzası vardır. Kadın hakları konusunda yaptığımız çalışmaları saymaya kalksak, saatlerce bitiremeyiz. Birileri kadınların ismini ve fırsat bulduklarında kendini istismar etmenin peşindeyken, biz hiçbir zaman ayrım yapmadan kadınlarımızı gerçek anlamda haklarına, özgürlüklerine kavuşturmak için çalışıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde başta kadına yönelik şiddet olmak üzere kadınlarımızın sorunlarına çözümler geliştirmeye devam edeceğiz. AK Parti Genel Başkanı ve Türkiye Cumhurbaşkanı olarak hak ve adalet mücadelesinde kadınlarımızın yanında olmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.