Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklaması şu şekilde;
“TÜRKİYE POZİTİF AYRIŞMAYI DEVAM ETTİRECEK”
Küresel salgın döneminde her şeyden önce Türkiye özellikle bu üçüncü çeyrekte de çok farklı bir ayrışma ortaya koydu. Yıl sonu itibariyle de pozitif ayrışmayı devam ettireceği inancındayım. Yılın ilk yarısında güçlü büyüme performansı sergileyen ekonomimizi bu görünümünü korudu. Bu beklentileri de aşarak böyle konuma gelmiş olması bizi şaşırtmadı biz ikinci çeyrekte sinyali aldık ve sonunda da bizim beklentimiz 10’u bulacağız. Konuyla ilgili olarak da performansta üzerinde durduğum faizi düşürmek suretiyle biz yatırım istihdam üretim ihracat ve büyüme bu dört tane ana başlık bize büyümeyi getirecek. Beklentimiz asgari 10 ama bu 10’un üzerine de çıkabilir.
“İKİ DESTEK PAKETİ HAZIRLADIK”
Biz şu anda daha öncede olduğu gibi kritik dönemde iki önemli destek paketi hazırladık. Bunlardan bir tanesi ilave istihdama destek paketi diğeri de imalata dayalı destek paketidir. 19 yıldır nasıl sanayicisinden esnafına milletimizin her kesiminin yanında durduysak bu süreçte de kimseyi yalnız bırakmayacağız. Bu millet ile biz iktidar olduk ve AK Parti milletin partisidir dedik. Küçük ve orta ölçekli işletmelerimize yönelik 50 kişinin altında çalışanı olan firmalarımıza her yeni istihdam için 100 bin liraya kadar krediye erişim imkanı sağlıyoruz. İŞ KUR aracı ile faydalanmak isteyen işletmelerimize 12 ayın sonunda kredi faizlerinden düşülecek. Faizsiz kredi imkanı sunmuş olacağız. Amacımız 11 bin firmamızın kısa sürede 10 milyar lirayı bulan bu krediden faydalanmasını sağlayarak 50 bin istihdamın önünü açmak.
“KUR-FAİZ-ENFLASYON SARMALINDA YAŞAMAYACAĞIZ”
Zengini zengin yapan model, faizciliktir. Faiz zengini daha zengin yapar. Türkiye ne zaman yüksek faiz kıskacından çıkmak için adım atmış ise döviz kuru üzerinden manipülatif baskı ile karşı karşıya kalmıştır. Ülkemizin bu yolla bir cendereye sokulmak istenmesi tarafımızdan engellenmiştir. Bu kur faiz spekülasyonu ile karşı karşıyayız. Yüksek faiz kazancı için kısa vadeli olarak ülkeye giren küresel fonlar var. Bu sıcak para döviz kurunu geçici olarak düşürebilir bir süre sonra bu fonlar yüksek kazancını alırken kur yeniden yükselir. Kuru düşürmek için daha yüksek faiz vermek gerektirir. Bu süreç ekonomiyi bağımlı haline getiren bir kısır döngüdür. Kur faiz enflasyon sarmalına böyle sokulduk. Bu sarmalda yaşamayacağız. Üretimi yatırımı engellemeye müsaade etmeyeceğiz Bu sarmaldan çıkacağız. Kur manipülasyonu ile bizi bu oyuna çekmek istiyorlar içerideki iş birlikçileri bunu başaramayacaklar. Bu olay sadece ülkemizde mi var, ABD Almanya’da İngiltere’de Hollanda’da var. Hepsi bu kısır döngü içerisinde kıvranıyor. Bunlardan Türkiye olarak biz sıyrılmış vaziyetteyiz. Türkiye’nin dinamiklerine güvenen yabancı yatırımcılar için artık zamanıdır. Türkiye’ye uzun vadeli yatırım yapanlar her zaman kazanmıştır.
Bizim derdimiz yatırımı yapacak güçlü yatırımcıyı arıyoruz. Yeter ki bize güven veren yatırımcı olsun. Biz yeni ekonomi modeli ile yüksek faiz verecek sıcak para politikasını elimizin tersiyle itiyoruz. Birinci derecede kamu bankalarının yöneticilerine söylüyorum düşük faiz ile özel sektör bankaları ile yarışa girmeyeceksiniz. Düşük faiz ile siz yatırımcıyı teşvik edeceksiniz. İstihdamı artıracaksınız bununla beraber üretimi artıp uluslararası küresel sermaye ile ihracatta yarışa gireceksiniz.
“FAİZ YERLİ ÜRETİMİ YOK EDİYOR”
İhracat turizm ve diğer hizmet gelirleri ile döviz kazanarak mümkün olabilir. Faiz artırmanın çözüm olmadığını defalarca gördük. Bize dayatılan yüksek faiz politikası yerli üretimi yok eden yapısal enflasyonu kalıcı hale getiren bir modeldir. Bu model sıcak para her çıktığı zaman kur artışı ile sonu olmayan bir sarmaldır. Kurda kalıcı istikrar, ihracat ile doviz kazanarak olur. Bugün geldiğimiz noktada ihracatımızın ithalatı karşılamada yüzde 90’lara ulaştı. Turizmde de hızla toparlanma sürecindeyiz. Önümüzdeki sene cari fazla vereceğimize inanıyorum.
MGK’DA VERİLEN EKONOMİ MESAJI
Ekonomik güvenlik ulusal güvenliğin parçasıdır. Türkiye ekonomisi güçlüdür. Son dönemdeki ekonomik performansı gayet iyi durumdadır. Kurda kurduğumuz hareketlerin ekonomik temeli olmadığı açıktır. Üretimi yatırımı istihdamı ihracatı ve bununla birlikte gelişen politikalar ile ülkemizin giderek güçlenmesi bağımsız politikalar izleyecek konuma gelmesi bazıları rahatsız ediyor.
Türkiye eski Türkiye değildir. Ekonomik tehditlere pabuç bırakmayız geçti onlar. Ekonomimiz bunları boşa çıkartacak güç ve kabiliyettedir. Bu tehditlere karşı rahatlıkla durabiliyoruz. Algı operasyonları ile bizi engellemek mümkün değildir. Tehditler karşısında gereğini yapacak güçte olduğumuzu MGK’da da teyit etmiş olduk ve açıklamamızı buna göre yaptık.
Tüm dünyada enflasyon yükseldi. G20 ülkelerinde baktığımızda 7,4 olarak Türkiye’nin büyüme oranı gözüküyor. İngiltere, ABD, Rusya ve Çin’e baktığımızda hepsinden iyi durumda ayrışmış durumdayız.
Vatandaşlar, bu işi biliyoruz diyenlerden çok daha iyi biliyor. Yüksek faiz, bir defa maliyetleri artırır mı? Düşür mü? Artırır. Bu faizin dayattığı yer maliyetlerdir. Bunu alan esnaf, sattığı ürüne ilave edecektir. Bunun faturasını vatandaş ödeyecek. Esnaf bu faizin bedelini kendisi ödemez. Maliyet enflasyonu dediğimiz olay da böyle doğuyor. Bizim bunu tersine çevirmemiz lazım. Düşük faiz ile halkımızı rahat çıkarmaktır. Esnafımızı rahata çıkarmaktır.
Stokçuluğun cezasının artması gerekiyor. Stokçuluk aslında bizim dinimizde de yeri olmayan bir konudur. Stokçuluk bir nevi hırsızlıktır. Fahiş fiyatlarla mücadelede ilgili bakanlıklarımızla görüştük. Denetim yetmez. Yasal düzenlemeye gitmek gerekiyor.
ENFLASYON İLE MÜCADELE
ABD’de son 31 yılın en yüksek seviyesinde Avrupa Birliği’nde son 13 yılın en yüksek enflasyonu gerçekleşti. Bazı gelişmiş ülkelerde bırakın enflasyonu birçok ürün artık bulunamıyor. Türkiye’nin de küresel fiyat artışından etkilenmemesi mümkün değil. Rakamların böyle yükselmesi işi bitirmiyor. Bir de malı temin edemiyorsunuz. Demir cevheri öyle ya da böyle bizde var. Ama istediğimiz oranda yok. Doğal olarak ithalata giriyorsun.
Maliyet artışını vatandaşımıza yansıtmamak için gerekeni yapıyoruz. Bizim ülkemiz Avrupa ile mukayese edilemeyecek kadar ucuz. Biz hanelere doğal gazı 4’te 1, elektriği ise yarı fiyatına veriyoruz. Bu kadar açık ve net. Ama sen ne dersen ne buna inanmak istemiyorlar. Rakamlar ortada.
Son dakika: Erdoğan yeni ekonomi modelini tek tek anlattı: Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat büyümeyi getirecek
Şimdi açıklarsak, yarınki müzakerelerin ciddiyetini kaybetmiş oluruz. Asgari ücret 3’lü yapı içindeki komisyon içinde belli oluyor. Bizler, bakanımızla ve ilgili arkadaşlarımızla müzakerelerimizi yaptık. 2002 yılından itibaren önemli kazanımlar elde edildi. İşçilerimizin satın alma güçlerini yükseltmeyi sürdüreceğiz. İşçimizi enflasyondan koruyacağız. 2002 yılından bu yana olduğu gibi alt gelir grupları başta olmak üzere, toplumun tüm kesimlerini korumaya devam edeceğiz. Çalışma arkadaşlarımızla geniş bir istişare ile çok fazla uzatmadan kararımızı vereceğiz.
3600 EK GÖSTERGE
Emekliler her zaman için bizim önceliğimiz içinde yer aldı. Onlara da önemli iyileştirmeler yapıldı, yapılmaya da devam edecek. Emekliler için eziyet olan fiş toplama mecburiyeti vardı. Vergi iadesi yerine, emekli aylıklarına yüzde 4-5 ilave yaptık. Emeklilere yılda 2 bin 200 kira bayram ikramiyesi veriyoruz.
Ülkemizde 2002 yılında emekli sayımız 6,5 milyondu 2021 ekim itibarıyla 13,5 milyona emeklilerimizin sayısı ulaştı. 6. Dönem Toplu Sözleşmede 3600 ek göstergenin 2022 sonuna kadar tamamlanmasını kararlaştırdık. Bu konuda kararlılığımız var. Bu kararlılığımızla emeklilerimiz çok huzurlu bir ortama kavuşacak.
“İLK GAZ ÜRETİMİ 2023 OCAK’TA”
Gemiler konusu çok önemli. Biz iktidara geldiğimizde kiralama yöntemi ile çalışma yapıyorduk. Diyorduk ki bulursanız, yüzde 50 yüzde 50 paylaşırız. Daha sonra kendimiz bu adımı attık ve Berat Bey’in bakan olduğu dönemde 2 tane sismik araştırma gemisi ve ardından sondaj gemisi aldık. Aldığımız gemilerin sayısı 5’e çıktı. Şimdi 6. gemimize kavuştuk. Bu 6. gemi sıfır. Birkaç ay içinde teslimi yapılacak. 2023 yılı Ocak ayında, Sakarya’da ilk gaz üretimine geçmeyi planlıyoruz.