Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;
Akçakale sınırımızda bölücü terör örgütünün döşediği patlayıcı sebebiyle şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Şehitlerimizin kanları yerde kalmadı, kalmayacak. Nerede aklınıza terör bölgesi geliyorsa orada bizler Mehmetçiğimizle varız, var olmaya devam edeceğiz.
Elim Trafik kazasında hayatını kaybeden Ahmet Çalık’a Allah’tan rahmet diliyorum.
EKONOMİDE YAPILAN DÜZENLEMELER YASALAŞACAK
Ekonomide milletimize verdiğimiz sözü yerine getirmek için yapılan düzenlemeler inşallah yasalaşacak. Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokan hedefimize kararlılıkla devam ediyoruz. Ülkesinin geçmişinden bihaber gafillerin ezbere atıp tutarak milletimizin moralini bozmaya dönük gayretlerini kimi zaman üzüntü, kimi zaman da öfkeyle takip ediyoruz.
Türkiye’de her kim bu gidişin önünü kesmek için adım atmışsa başına gelmeyen kalmamıştır. Rahmet Menderes’in akıbeti darağacında nihayete ermiştir. Rahmetli Özal’ın sonu beklenmedik ölüm olmuştur. Kendi yaşadıklarımızı biz unutursak diğer insanlar hayli hayli unutur. İktidarımızın ilk yıllarında vesayetin önümüze hangi engeller çıkardığı gözlerimizin önündedir. Devletlerin parçalanmasına yol açan alçak senaryoyu milletimiz ile birlikte yırtıp çöpe attık. Siyasi ve sosyal kaos denemelerini, FETÖ vasıtasıyla teşebbüs edilen darbe girişimlerini birer birer bertaraf ettik. Biz milletimizle birlikte istiklalimizle sarıldıkça maruz kaldığımız saldırıların cephesi daha da genişledi.
Türkiye, 15 Temmuz darbe girişimini bertaraf ettikten sonra Batılı ülkelerin husumetiyle karşı karşıya kalmıştır. ABD, doğrudan ekonomimizi mahvetme tehdidiyle sergilemeyi tercih etmiştir. Kimi Avrupa ülkeleri aynı tavrı daha dolaylı yollardan ortaya koymuşlardır. Bu süreçte de hemen tedbirlerimizi alarak mücadele saflarını sıklaştırdık. Yurtdışından finans sistemimizin dengelerini bozacak şekilde yapılabilecek araçların kontrolünü önemli ölçüde kontrol altına aldık.
Salgın sürecinde Türkiye hayata geçirdiği etkin tedbirlerle kendini korumaya almıştır.
Salgın süreci küresel ekonominin 2008 finans krizi ile bozulmuş dengelerini daha sert şekilde altüst etmiştir. Enerji ve gıda fiyatları başta olmak üzere EMTIA fiyatlarının yükselmesi ile gelişmiş ülkeler 5 katı, 7 katına çıkan enflasyonlar ile karşı karşıya kalmıştır. Tarihlerinde görülmemiş oranlara ulaştılar. Ülkemizde de enflasyon sorunu elbette vardır. Türkiye döviz sorunu gibi can yakıcı bir sorunla da boğuşmuştur. Enflasyonda da döviz kurunda da olduğu gibi ülkemizin gerçekleri ile uyuşmayan bir şişkinlik olduğu açıktır. Bu enflasyondaki bu şişkinliği aşacağız.
‘MİLLETİMİZİ ENFLASYONA EZDİRMEYECEĞİZ’
Ülkemizin hiçbir kesimini enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Enflasyon durumuna göre Temmuz ayında çalışanlarımızın durumlarını yeniden gözden geçireceğiz. Biz çalışıp ürettikçe, büyüdükçe karşımızdaki sorunlar da küçülecek. Önceliğimiz istihdamı artırarak hedeflerimizi birer birer yerine getirmektir. Alınan tüm tedbirlerin istihdamı korumaya yönelik olduğuna dikkatleri çekmek istiyorum. Biz salgın döneminde 2 milyon 700 bin ilave istihdam ile onların başaramadıklarını başardık. Bizi bu yoldan alı koyacak hiçbir tehdide boyun eğmedik, eğmeyeceğiz.
Biz bu zamana kadar laf ile değil, icraat ile milletimizin karşısına çıktık. Önümüzdeki yaz ayında bu fedakarlık ve çalışmalarımızın karşılıklarını hep birlikte almaya başlayacağız. İşte o zaman 2023 Türkiye için tarihi bir dönüm noktası ve unutulmaz bir bayram haline dönüşecektir.
ÖZEL OKULLARDA TAVAN ÜCRET
Önümüzdeki Temmuz ayında şartlara bakarak gerekirse çalışanlarımızın durumlarını yeniden değerlendireceğiz. Fahiş fiyata karşı her alanda ciddi tedbirler almaya başladık. Özel okullardaki artış tabanını yüzde 36 seviyesi ile sınırladık. Bay Kemal çıkmış bununla ilgili konuşuyor. Bu iş bizim işimiz, gerekeni yaptık. Sen geriden geliyorsun.
Ülkemizin ihracatını 500 milyar dolara çıkarma hedefini açıkladığımızda birilerinin kendi akıllarınca dalga geçtiğini gördük. Kafanızı kaldırın ve dünyaya bir bakın. Politika faizleri ile enflasyon arasındaki farkın 10 katı geçtiği ülkelerde kimse bu durumu sorgulanıyor, muhalefet partileri felaket tellallığı yapmıyor. Gıda fiyatlarından kiralara kadar her alanda ciddi artışlarla karşı karşıya kalan gelişmiş ülkelerin kamuoyları sükunetle gelişmeleri takip ediyor. Bizde ise muhalefet cenahı yalanla ortalığı karıştırmak için canhıraş bir gayret içindedir.
Bizi bu yoldan alıkoyacak hiçbir tehdide boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Salgının etkisini nispeten azaltmasıyla birlikte gelişmiş ülkelerin tablonun negatif kısmında kaldığını görüyoruz. İstihdam sayısını 30 milyon sınırına getirmiş olmamız ülkemizi büyütme stratejimizin harfiyen işlediğini gösteriyor. Bu yoldan geri dönmeyeceğiz. Önümüzdeki yaz aylarında bu çabalarımızın meyvelerini hep beraber almaya başlayacağız.
CHP’nin başındaki zat yıllardır ısrarla takip ettiği hezeyan şeklini alan yalan, iftira, çarpıtma siyasetiyle milletimizin eğlencesi haline geldi. Anlaşılan ülkemizde komedyen eksiği var ki CHP’nin başındaki zat orayı doldurmak için tüm gücüyle çalışıyor. Ana muhalefet makamı milleti eğlendirmek değildir. Bu zat 2019 seçimlerinde belediye başkan adaylarını yanına alarak kimseyi işten çıkarmama, metro ağıyla donatma donatma gibi vaatlerle milletin karşısına çıkmıştı. Arkadaşlarımıza talimat verdik, nerede bir CHP’li belediye varsa çiftçiye bedava elektrik verilmesi başta olmak üzere vaatleri yerine getirilecek. Madem CHP’liler yoğun, teklifleri belediye meclislerine getiremiyorlar, onların yerine arkadaşlarımız bunu yerine getirecek. Maksat CHP’nin başındaki zatı kendi tabanı nezdinde rezil etmeyelim. Kılıçdaroğlu’na bir hatırlatmada daha bulunayım. Hani kimsenin işinden edilmeyeceği konusunda namus sözü vermişti ya o söz kendi belediye başkanları tarafından ayaklar altına alındı. Kendi belediye başkanlarına sözü geçmiyorsa bizim belediye meclisindeki arkadaşlarımız kendisine yardımcı olmaktan memnuniyet duyacaktır.
Türkiye enflasyonun da boynunu kırar, büyümesini de arttırır ancak bu muhalefet sorununu nasıl çözer işte onu bilmiyoruz. Daha 2023 seçimlerinde adaylarının kim olduğu belli değil. Daha bu partinin içinde ortaya çıkan taciz, tecavüz vakalarını saymıyorum bile. Yaşanan hadise faşist yüzlerini, nobran karakterlerini açıkça ortaya koyuyor. Bay Kemal ve yoldaşları bölücü örgütün siyasi uzantıları karşısında kağıttan kaplana dönüştüler. Seçim meydanlarından kendilerine afedersiniz ‘Mustafa Kemal’in itleri’ diye ayar verenlerin avukatlığına soyundular.