Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları;
Bizde laf ola beri gele yok. Biz söz verdik mi verdik. Zamanında da deprem konutlarını teslim ettik.
Alsancak Mustafa Denizli Stadı’nı Altay ve Altınordu takımları birlikte kullanacak.
Afetlerin önüne geçemeyiz ama devlet olarak vatandaşımızın mağduriyetlerini ortadan kaldırma imkanına sahibiz.
Düşman İzmir’den denize döktüğümüzde milletçe bayram yaptık.
İzmir vatan topraklarına uzanan elleri kırma ve istikbalimizin önünü açmada tarihi öneme sahiptir.
CHP’nin iktidarda olduğu dönemde gecelik yüzde 7500 faizleri gördük. Bu ülke onların döneminde işsizliğin can yaktığı günleri yaşadı. Bu ülke onların döneminde, elinde avucunda ne varsa tefecilere kaptırdı. Biz onlardan işte böyle bir ülke devraldık
Cumhuriyetimizin değerlerini çatıştırmaya çalışanların oyunlarını biz bozduk. Türkiye’nin her ferdini kucaklayan bu atılımımızın rahatsız ettiği bazı çevreler durmadı. Partimizi kapattırmaya çalışmaktan darbe girişimlerine her şeyi yaptılar. Şayet demokraside özgürlüklerde, sanayide gerçekleştirdiğimiz reformları ekonomide de göstermezsek, kalıcı olamazdık.
MERKEZ BANKASI REZERVİNİ 27.5 MİLYAR DOLARDAN 127 MİLYAR DOLARA ÇIKARDIK
Gelişmekte olan ülkelere karşı kullanılan IMF reçetelerini devre dışı bıraktık. IMF’yi bu ülkeden biz çıkardık. CHP’nin parti sözcüsü IMF’le hala kol kola geziyor. 23 milyar Dolar IMF borcunu 2013’te ödedik ve gönderdik. Merkez Bankası’ndaki rezervi 27.5 milyar dolardan 127 milyar dolara çıkardık.
Biz yüksek faize halkımızı da çiftçimizi de ezdirmeyeceğiz.
Mandacılar var güçleriyle üzerimize geliyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar bizi üretim istihdam ve cari denge odaklı ekonomi programımızdan geri döndüremeyecekler.
2008 ve 2019 küresel ekonomi krizleri dışında hep büyüttük. Nüfusumuz 2002’ye göre arttığı halde istihdamı yüzde 36 arttırarak vatandaşlarımıza iş ve aş olduk. Çiftçilerimize desteğimizi artırdık. Yer yüzünün her yerine tarım ürünü ihraç ettik.
Türkiye en büyük ekonomik kurtuluş savaşını veriyor.
Bizim tek hedefimiz insanımızın işine aşına geleceğine sahip çıkmaktır. Dünyada gelişmekte olan ülkeler üzerinde oynanan enflasyon oyununun önünü kesecek adımları attık.
Türkiye artık 1970’lerin Türkiye’si değil. Önümüzü kesmek için atılan her adımın bir bedeli var. Ellerindeki tüm silahları devreye soktular. Birileri bu bedeli bir süre öder ama sonra kendi işine bakar. Bizim mandacı iktisatçılar ve siyasetçiler kabak gibi ortada kalır.
Bunlara verilen görev emperyalistlerin 1923’te bozulan oyununu 2023’te tekrar devreye almaktır. 1923’te başaramadıkları gibi 2023’te de başaramayacaklar.
Biz bu ekonomi politikasını akşam düşünüp sabah hayata geçirmedik. Tam 19 senedir bunun üzerinde çalışıyoruz.